Merhaba Sevgili Melekler,
25 Mart 2015 tarihinde #TavsiyeEvinde çok keyifli ve bilgi dolu bir etkinliğe daha imza attık!
Tavsiye Evi’nde Marmara İlköğretime Hazır Oluş Ölçeğinin Geliştirilmesi ve Standardizasyonu konusunda doktora yapmış Yrd. Doç. Dr. Özgül Polat, Türkiye Özel Okullar Derneği Eş Başkanı Yusuf Tavukçuoğlu ve Meleklerimizin katılımıyla fayda dolu bir gün geçirildi.
Konumuz, “Okul Kararı Sohbeti” idi ve meleklerimiz çok faydalı bilgiler edindi.
#OkulunuSec etkinliğimizi, bir de etkinliğimize katılan meleğimiz Ayşegül Özdemir ‘den dinleyelim ;
Bir tavsiye meleği olarak, tam da ihtiyacım olan zamanda mailime düşen bir davet “bu bir işaret olmalı” dedirtti bana. Çocukları bu sene ilköğretime başlayacak bir ikiz annesi için, tam da kafasındaki kaostan nasıl kurtulacağını düşünürken ilaç gibi geldi bu davete katılma şansını elde etmek. Güle oynaya koyuldum yola…
Tavsiye Evi, umuyorum ki bir gün hepinizin yolunuzun düşeceği bir yer. Öyle sıcak, öyle samimi, öyle kadınsı… 🙂
Zaman gelip de sohbet başlar başlamaz anladım zaten doğru zamanda doğru yerde olduğumu. Karşımızdaki kişiler konunun uzmanları ; biri Marmara İlköğretime Hazır Oluş Ölçeğinin Geliştirilmesi ve Standardizasyonu konusunda doktora yapmış Yrd. Doç. Dr. Özgül Polat, diğeri ; Türkiye Özel Okullar Derneği Eş Başkanı Yusuf Tavukçuoğlu…
E daha ne olsun. 🙂
Önce Özgül Hanım konuşmaya başlıyor. Tatlı tatlı anlatıyor, söylediklerinin özeti ise şu; “hangi okulda nasıl bir eğitim alıyor olursa olsun çocuğunuzun yanında olun”. Ama bu, “her şeye karışan, öğretmene müdahale eden veli olun” demek anlamına gelmiyor elbette. Onların kararlarını destekleyin ve yaşadıkları olumlu olumsuz her şeyden haberiniz olsun, herhangi bir olaya müdahale etmeniz gerekirse de bunu bir şekilde çocuğunuzun haberi olmadan halledin, çocuklarınızın eğitimini tümüyle okula bırakıp bir kenara çekilmeyin diyor yani. Yaratıcı düşünceyi destekleyen, çocukları belli kalıplara sokmayan ve açıkçası akademik başarıdan çok sosyal hayatlarında da başarı sağlayacak çocuklar yetiştirmenizi sağlayacak okulları seçmeye çalışın diyor. Okullarla görüşmelere gittiğinizde çok soru sorun, çocukları hangi kriterle göre değerlendirdiklerini ve bunu size ne şekilde bildirdiklerini mutlaka sorgulayın diye de ekliyor…
Sıra Yusuf Tavukçuoğlu’ na geldiğinde ise işin uygulama kısmında nelerle karşılaşacağımızı öğreniyoruz; “ Okulların fiziksel özellikleri, kampüslerin büyüklüğü gözünüzü boyamasın, önemli olan o alanların kullanılıp kullanılmadığıdır. Gezin, dolaşın anlarsınız zaten o okulun yaşayıp yaşamadığını” diye sıkı sıkı tembihlliyor.. Butik okullar tercih etmenin, öğrencinin okul içinde kaybolup gitmesini engellediği görüşünde. Haksız da sayılmaz hani.
Ama tabi en önemlisi de öğretmen seçimi. Hemen burda bir anısını anlatıyor Yusuf Bey. Sadece fotoğraflarına bakarak, hiç tanışmadan Öğretmen seçimini yapan bir öğrenciden bahsediyor, durumun komikliğine baya bir gülüyoruz sohbetin sonunda 🙂
Neticede konuşulanlar daha çok özel okullarda okuyan öğrencilerin elde edebilecekleri imkanlar gibi görünse de biz çocuğumuzun yanında olduğumuz, eğitimlerini desteklediğimiz sürece; kalıpların dışında, ezber bozan bireyler yetiştirebiliriz diye düşünüyorum. Yeter ki güneşi maviye boyamak isteyen çocuğumuza müdahale etmeyelim. O da sarı olduğunu biliyor inanın, belki de nasıl olabileceğini görmek istiyor sadece. Bırakın yapsın..
Kendi adıma cebime pek çok ipucu koyarak ayrıldığım bu etkinliği sosyal ağlarda #TavsiyeEvinde #OkulunuSec hastagleri ile paylaştık. Göz atmayı unutmayın derim. Dilerim sizin de paylaşacağınız Tavsiye Evi etkinlikleriniz olsun.
Bir diğer etkinliğimizde görüşmek dileğiyle… 🙂
8 yaşında bir kızım var ve onun için en doğru kararı vermek istiyorum. Benim için oldukça yararlı bir sohbet oldu 🙂